gurkan.altmisdort @ havadis.at

Dün akşam yaşanan trafik kazasında yaralanan gençlerimiz için…

Hayatın en ağır anlarından biridir, sevdiklerinin acı içinde olduğunu duymak…
Bir telefon gelir, yüreğin ağzına gelir.
Zaman donar. Gözlerin dolu dolu olur ama elinden hiçbir şey gelmez…
İşte o an, insan en çok duaya sarılır.

Çünkü dua, kulun Rabbi’yle kurduğu en saf, en derin bağdır.
Söz değil, kalbin çırpınışıdır.
Ve bazen bir damla gözyaşı, binlerce kelimeden daha çok şey anlatır Yaradan’a.

Cenab-ı Allah, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur:

“Bana dua edin, size cevap vereyim.”
(Mü’min Suresi, 60. Ayet)

Bu, ne büyük bir vaattir…
Rabbin seni dinlediğini, cevapsız bırakmadığını bilmek ne büyük bir tesellidir.
İşte biz de bugün o vaade sığınıyoruz.
Dün gece yaşanan kazada yaralanan gençlerimiz için ellerimizi semaya açıyoruz.

Belki yorgunlar, belki acı içindeler ama biz biliyoruz ki:
Bir annenin içli duası, bir dostun kalpten gelen yakarışı, bir ümmetin yürekten “Amin”i asla karşılıksız kalmaz.

Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) buyurur:

“Dua, müminin silahıdır, dinin direğidir, gök ile yerin nurudur.”
(Hakim, Müstedrek)

Bugün biz de o silaha sarılıyoruz.
Çünkü biliyoruz ki, doktorların yapabileceği bir yere kadar;
ama dua, Allah’ın izniyle imkânsızı mümkün kılar.

Bu gençler tekrar gülsün diye,
Yeniden yürüsün, konuşsun, sevdiklerine sarılsınlar diye…
Dualarımızla onların yanındayız.

Allah’ım…
Sen ki kalpleri teskin edensin,
Sen ki bir “Ol” dersin ve her şey olur…
Sen o gençlerin kalbine güç, bedenlerine şifa, ailelerine sabır ver.
Onları sevdiklerine bağışla, bu sınavı kolaylaştır.

Yüreğimiz bir, dualarımız bir…
Allah dualarımızı kabul etsin.
Unutmayalım, her dua bir umut, her umut bir mucizedir.